Mobil pazarlamanın göz bebeği email ile pazarlamasının hakkında yazıp çizilen “Öldü mü?” efsanesi bir yana; uygulaması ile ilgili de yanlışlarla dolu birçok söylenti mevcut.
Kimileri iletişim teknolojilerinde yöntemler arttıkça email ile pazarlamanın geleneksel ve geçerliliği azalan bir yöntem haline geldiğini iddia etse de verilere bakıldığında tam tersi görülüyor. Hakkındaki ölüm ilanlarına rağmen email ile pazarlamanın tıklama oranı diğer online reklamlardan daha fazla, aslında internet üzerinden yapılan her 3 alışverişin biri email aracılığıyla gerçekleşiyor.
Amerika’da 12 yaşından büyük ve online kişilerin %94’ünün düzenli olarak email kullanması ve harcanan her 1 dolar karşılığında ortalama 40-46 dolar getirisi bulunması email pazarlama tercih edenlerin doğru yolda olduğunu gösteriyor.
Araştırmalara göre email ile pazarlama sapasağlam ayakta, ama doğru pazarlama stratejileri oluşturmak yerine aşağıdaki gibi şehir efsanelerine kulak asmak sonunu getirebilir.
1. Müşerilerin güvenilir markalardan gelen gönderimlerde boğuldukları iddiası: Doğru değil.
Bahsi geçen tüketicilerin %60’ı güvenilir markalardan günde 6 email alırken %40’ı 3 veya daha az posta alıyor. Bu da birkaç saatte bir posta kutusuna gelen maillerin boğulma durumu yaratmadığını ortaya koyuyor.
2. Mail göndermek için en doğru zamanın salı günü saat 3 olduğu iddiası: Yine bir efsanedir.
Emailler gönderildikten 2 gün sonra %85’i açılıyor ama yalnızca %21’i 2 gün içinde satın almaya dönüşüyor. Üstelik alımların %35’i mailden iki hafta sonra yapılıyor.
3. Aktif olmayan alıcılara mail göndermeyi 6 aydan sonra kesmek gerekir iddiası: Bu da pek doğru değil.
Yıllık alıcıların %20’sinin ilk 6 aylık bir sessizlikten sonra aktif hale geldiklerini düşünürsek bu iddianın pek bir geçerliliği olduğunu söyleyemeyiz.
4. Tüketiciler spam butonunu pek severler iddiası:
2000 üyeden yalnızca birinin bir maili spam olarak işaretlediği düşünülürse geçersiz bir iddia olur.
5. Daha fazla mail göndermek daha fazla görmezden gelinmeye sebep olur iddiası: Güzelim müşteri potansiyelini kaçırmak demek olur.
Mail bombardımanına tutmaktan bahsetmiyoruz tabii ama, ayda bir yerine 4 mail göndermek bir veya daha fazla maili açan müşteri sayısını iki katına çıkardığından bu konuyu bir kez daha düşünmek gerekir diyoruz.
6. Kısa konu satırları daha iyi sonuç verir iddiası: Mantıklı gibi görünse de yanlıştır.
60 karakterin altındaki konular açma oranını azaltırken 70 karakterin üzeri oranı arttırıyor.
7. Emaillerin spam klasörüne düşme sebepleri konu satırlarıdır iddiası: Yanıltıcı bir efsane olmaktan öteye gidemiyor.
540 milyar posta incelenerek ulaşılan sonuca göre; spam anahtar kelimelerinin bu klasöre düşmekte ya çok az etkisi var ya da hiç yok.
Görüldüğü gibi email ile pazarlama konusunda efsaneler gerçeklerden çok uzakta seyrediyorlar. Yanlış ve kulaktan dolma bilgiler yerine hedefli ve doğru bir strateji izlemek zaman, emek, müşteri ve tabii ki para kazandıracaktır.
Siz siz olun efsanelere pek kulak asmayın, araştırmalardan sapmayın.